WooD
Üye
- Katılım
- 20 Ağu 2020
- Mesajlar
- 3
- Tepkime puanı
- 5
- Puanları
- 18
- Web sitesi
- www.foxchat.org
- Memleket
- 06 ANKARA
- Takım
- FenerBahçe
- Burç
- Yay
İtibar:
Boğaz yanması neden olur?
Boğaz yanması bir hastalık değil, hastalığa bağlı olarak gelişen bir belirtidir. Bu nedenle boğaz yanmasına neden olan hastalığı bulmak tedavi sürecini yönetmek için önemlidir. Boğaz yanmasına neden olan hastalıklardan bazıları; farenjit, tonsilit, GÖRH (Gastroözofageal Reflü Hastalığı) ve alerjik rinittir. Burada önemli olan nokta, hekim kontrolüyle doğru tanı koymak ve ona göre bir tedavi uygulamaktır. Tanı koymak için boğaz yanmasına eşlik eden semptomların varlığı değerlendirilebilir.
Boğaz yanmasına neden olan hastalıklar nelerdir?
FARENJİT
Farenjit, boğazın arka kısmında bulunan yutak bölgesinin iltihaplanması durumuna denir. Özellikle kış aylarında farenjit görülme sıklığı artar. Bunun nedeni soğuk havalarda bağışıklık sisteminin zayıflaması ve enfeksiyona daha açık hale gelinmesidir. Virüs ve bakteri gibi mikrobiyal ajanlar, öğretmenlik gibi çok konuşmayı gerektiren meslekler, sigara kullanımı, saman nezlesi, alerji, yeterli sıvı alınmaması, reflü, aşırı soğuk veya sıcak besinler tüketilmesi, yoğun baharat kullanımı farenjite neden olan etmenler arasındadır.
Farenjit, akut ve kronik (süreğen) olmak üzere 2 şekilde görülebilir. Kronik farenjitte belirtiler, akut farenjite göre daha hafiftir. Hastalığın belirtileri şöyledir;
- Boğazda yanma ve ağrı,
- Ateş,
- Halsizlik,
- Burun akıntısı,
- Yutkunma güçlüğü ve yutkunma esnasında ağrı,
- Boğazda takılma hissi,
- Öksürük.
Farenjitin akut veya kronik olduğuna, kişinin çalışma şartları ve mesleği, günlük tükettiği sıvı miktarı, bulunduğu ortamlar gibi etmenler sorgulanıp fizik muayene yapıldıktan sonra karar verilebilir.
Akut farenjit bakteriyel kaynaklıysa antibiyotik, analjezik (ağrı kesici), burun spreyi gibi medikal çözümlerle kişinin semptomları azaltılıp iyileşme sağlanır. Viral kaynaklıysa antibiyotik kullanımı gereksiz olacağı için semptomları hafifletici ilaçlar reçete edilip kişinin bol sıvı tüketmesi önerilir. Kronik farenjitte ise kişinin bulunduğu ortamdan farenjite sebep olan etmenin (toz, sigara, alkol, kimyasal vs.) uzaklaştırılması gerekir.
TONSİLİT
Tonsilit, boğazın arkasında bulunan bademciklerin iltihaplanması durumudur. Farenjitle tonsilit aynı anda da görülebilir ancak ayrı ayrı da görülmesi mümkündür. Vücudun patojen mikroorganizmalarla savaşması için beyaz kan hücresi üreten bademcikler vücudun ilk savunma hattıdır ve enfeksiyöz bir ajanla karşılaştığında iltihaplanabilir. Tonsilit, çoğunlukla virüs kaynaklıdır ancak bakteriyel sebeplerle de gerçekleşebilir. Genellikle çocuklarda görülen bir hastalıktır ancak yetişkin ve adölesanlarda da sıklıkla rastlanır.
Akut, rekürran veya kronik olmak üzere 3 farklı şekilde gruplanabilir. Belirtiler, her 3 grupta da birbirine benzerdir ve şöyledir;
- Şişmiş ve kırmızı bademcikler,
- Bademciklerin üzerinde sarı veya beyaz renkte zar görünümlü iltihaplı bölgeler,
- Yutma güçlüğü,
- Yutma sırasında acı ve ağrı,
- Boğaz ağrısı,
- Boğaz yanması,
- Yüksek ateş,
- Öksürük,
- Halsizlik ve yorgunluk,
- Baş ağrısı,
- Boyun ya da çene altında ele gelen, büyümüş, hassas ve ağrılı lenf nodları,
- Kulak ağrısı,
- Ses kısıklığı,
- Kötü nefes ve ağız kokusu,
- Bulantı ve kusma,
- Geniz akıntısı.
Tonsilitin sebebi viral ajanlar ise evde istirahat ile hastalık kolayca atlatılabilir. Evde istirahat sırasında bol sıvı alımı, proteinden zengin beslenme ve yatak istirahatı iyileşme sürecini hızlandırır. Hastalık bakteriyel sebepli ise evde istirahatin yanında antibiyotik tedavisi de uygulanabilir.
GÖRH (GASTROÖZOFAGEAL REFLÜ HASTALIĞI)
Reflü, alt özofagus (yemek borusu) sfinkter basıncındaki azalma sonucu asit ve mukustan oluşan mide sıvısının yemek borusundan yukarı kaçması ile karakterize bir durumdur. Sağlıklı bireylerde de reflü görülebilir ancak reflünün yemek borusu ve boğaza zarar verecek kadar sık olması durumunda hastalık olarak kabul edilir. Obezite, gebelik, öne eğimli pozisyonda durmak, aşırı baharatlı veya acı besinlerin tüketimi reflüye neden olan etmenler arasındadır.
Mide sıvısı asidik olduğu için yemek borusu ve boğaza sürekli teması sonucunda yemek borusu ve boğaz yanması gibi belirtiler ortaya çıkar. Reflü hastalığının belirtileri şu şekildedir;
- Mide içeriğinin ağza gelmesi,
- Karnın üst bölgesi ve boğazda yanma hissi,
- Yutma güçlüğü,
- Ağrılı yutkunma,
- Boğaz tahrişi sonucu kronik farenjit,
- Sürekli geğirme ihtiyacı,
- Kuru öksürük,
- Ses kısıklığı,
- Kötü nefes ve ağız kokusu,
- Diş çürükleri.
Çok yağlı veya kafein, alkol içeren besinler ve çikolata tüketimi sonrası belirtiler şiddetlenir.
Reflü hastalığının tedavisi için antiasit tabletler ve proton pompa inhibitörleri kullanılarak mide sıvısının asiditesi azaltılıp yemek borusu ve boğaza hasar vermesi önlenebilir. İlaç tedavisi dışında yaşam tarzı değişiklikleri de reflü hastalığının semptomlarının azalması için çok önemlidir. Uyumadan 3-4 saat öncesinde bir şey yiyip içmemek; alkollü, kafeinli, yağlı yiyecek ve çikolata tüketiminden kaçınmak; öğünlerle birlikte sıvı alımını azaltmak; narenciye, domates, çiğ sebze ve meyveleri deneyerek rahatsızlık verme durumuna bakmak ve ona göre tüketmek; çok sıkı korse ve kemerler kullanmamak; yatak başını 15-20 cm yükseltmek; fazla kilolardan kurtulmak ve sigara kullanımını azaltmak reflü hastalığı semptomlarının iyileşmesini sağlayacaktır.
ALLERJİK RİNİT
Bahar aylarının gelmesi, çiçeklerin açması ve her yeri yeşil rengin bürümesi insanlar için mutluluk verici olsa da kimileri için oldukça zorlayıcı bir dönem olabilir. Bahar döneminde polenlerin artması çiçeklerin ve doğanın uyanmasını sağlamakla birlikte alerjik rinitin uyanmasına da sebep olabilir. Alerji, patojen olmayan bir maddeye karşı aşırı reaksiyon gösterme durumudur ve atopi olarak da adlandırılır. Bağışıklık sisteminin yanlış cevabı sonucu ortaya çıkar. Rinit, burnun içini örten mukozanın inflamasyonu, ödemi veya iltihabıdır. Bakteriyel veya allerji sonucu gelişebilir ve allerji sonucu gerçekleşmesine allerjik rinit denir.
Alerjik rinitte şu belirtiler görülür;
- Boğaz yanması,
- Boğazda ağrı ve kaşınma hissi,
- Ses kısıklığı,
- Gözlerde kaşınma ve kızarıklık,
- Gözlerde sulu akıntı,
- Burun tıkanıklığı,
- Burun akıntısı,
- Tat değişmesi,
- Uykudan sık uyanma,
- Horlama,
- Boğaz kuruluğu.
Belirtiler uyku kalitesinin düşmesine sebep olduğu için gün içinde uykulu hissetme olabilir.
Alerjik rinitte tedavi standart değildir, hastanın belirtilerine göre belirlenir. Hastada burun tıkanıklığı ve akıntısı varsa serum fizyolojik içeren burun spreyleri ile burnun iç yüzeyine yıkama sağlanabilir. Kortizonlu burun spreyleri, burun içindeki yangının azalmasını sağlar ve tıkanıklık giderilmesi için hapla tedavi uygulanabilir. Hastalarda alerji semptomlarının azaltılması için antihistaminik tedavi uygulanabilir.
Boğaz yanmasına ne iyi gelir?
Boğaz yanması, yukarıda bahsedildiği gibi farklı hastalıkların semptomu olarak ortaya çıkabilir. Boğaz yanmasını azaltmak için sahip olunan hastalığa göre bir uygulama yapmak gereklidir.
Boğaz yanması, farenjit veya tonsilit sonucu ortaya çıktıysa;
- 1 su bardağı kaynatılıp ılıtılmış suya, 1 çay kaşığı sofra tuzu eklenerek hazırlanan çözeltiyle gargara yapmak,
- Çok sıcak besinler tahrişe neden olacağı için yiyecek ve içecekleri ılık veya soğuk tüketmek,
- Kuru hava boğazda tahrişe neden olacağından havayı nemlendirmek,- Papatya, melisa, ıhlamur gibi bitki çayları içmek,
- Çok acı ve baharatlı besinlerden kaçınmak boğaz yanmasının azalmasına yardımcı olur.
Boğaz yanması, reflü hastalığı sonucu ortaya çıktıysa reflüyü azaltmak için;
- Çiğ sebze ve meyveleri deneyip rahatsız etme durumunu test ederek tüketmek,
- Kafeinli, alkollü, yağlı yiyeceklerden ve çikolatadan uzak durmak,
- Uyumadan 3-4 saat öncesinde bir şey yiyip içmemek,
- Yatak başlığını 15-20 cm. kaldırmak,
- Sıkı kemer ve korse kullanmaktan kaçınmak,
- Fazla kiloları vermek,
- Proteinden zengin beslenmek gibi yöntemler kullanılabilir.
Boğaz yanması, alerjik rinit sonucu ortaya çıktıysa;
- Alerji testi yaptırarak rinite sebep olan maddeyi bulmak ve sebep olan maddeden olabildiğince uzak durmak semptomları hafifletecektir.
Boğaz yanması yaşıyorsanız buna sebep olan hastalığı bulmak için bir hekime danışmanız en sağlıklı karar olacaktır.
Boğaz yanması bir hastalık değil, hastalığa bağlı olarak gelişen bir belirtidir. Bu nedenle boğaz yanmasına neden olan hastalığı bulmak tedavi sürecini yönetmek için önemlidir. Boğaz yanmasına neden olan hastalıklardan bazıları; farenjit, tonsilit, GÖRH (Gastroözofageal Reflü Hastalığı) ve alerjik rinittir. Burada önemli olan nokta, hekim kontrolüyle doğru tanı koymak ve ona göre bir tedavi uygulamaktır. Tanı koymak için boğaz yanmasına eşlik eden semptomların varlığı değerlendirilebilir.
Boğaz yanmasına neden olan hastalıklar nelerdir?
FARENJİT
Farenjit, boğazın arka kısmında bulunan yutak bölgesinin iltihaplanması durumuna denir. Özellikle kış aylarında farenjit görülme sıklığı artar. Bunun nedeni soğuk havalarda bağışıklık sisteminin zayıflaması ve enfeksiyona daha açık hale gelinmesidir. Virüs ve bakteri gibi mikrobiyal ajanlar, öğretmenlik gibi çok konuşmayı gerektiren meslekler, sigara kullanımı, saman nezlesi, alerji, yeterli sıvı alınmaması, reflü, aşırı soğuk veya sıcak besinler tüketilmesi, yoğun baharat kullanımı farenjite neden olan etmenler arasındadır.
Farenjit, akut ve kronik (süreğen) olmak üzere 2 şekilde görülebilir. Kronik farenjitte belirtiler, akut farenjite göre daha hafiftir. Hastalığın belirtileri şöyledir;
- Boğazda yanma ve ağrı,
- Ateş,
- Halsizlik,
- Burun akıntısı,
- Yutkunma güçlüğü ve yutkunma esnasında ağrı,
- Boğazda takılma hissi,
- Öksürük.
Farenjitin akut veya kronik olduğuna, kişinin çalışma şartları ve mesleği, günlük tükettiği sıvı miktarı, bulunduğu ortamlar gibi etmenler sorgulanıp fizik muayene yapıldıktan sonra karar verilebilir.
Akut farenjit bakteriyel kaynaklıysa antibiyotik, analjezik (ağrı kesici), burun spreyi gibi medikal çözümlerle kişinin semptomları azaltılıp iyileşme sağlanır. Viral kaynaklıysa antibiyotik kullanımı gereksiz olacağı için semptomları hafifletici ilaçlar reçete edilip kişinin bol sıvı tüketmesi önerilir. Kronik farenjitte ise kişinin bulunduğu ortamdan farenjite sebep olan etmenin (toz, sigara, alkol, kimyasal vs.) uzaklaştırılması gerekir.
TONSİLİT
Tonsilit, boğazın arkasında bulunan bademciklerin iltihaplanması durumudur. Farenjitle tonsilit aynı anda da görülebilir ancak ayrı ayrı da görülmesi mümkündür. Vücudun patojen mikroorganizmalarla savaşması için beyaz kan hücresi üreten bademcikler vücudun ilk savunma hattıdır ve enfeksiyöz bir ajanla karşılaştığında iltihaplanabilir. Tonsilit, çoğunlukla virüs kaynaklıdır ancak bakteriyel sebeplerle de gerçekleşebilir. Genellikle çocuklarda görülen bir hastalıktır ancak yetişkin ve adölesanlarda da sıklıkla rastlanır.
Akut, rekürran veya kronik olmak üzere 3 farklı şekilde gruplanabilir. Belirtiler, her 3 grupta da birbirine benzerdir ve şöyledir;
- Şişmiş ve kırmızı bademcikler,
- Bademciklerin üzerinde sarı veya beyaz renkte zar görünümlü iltihaplı bölgeler,
- Yutma güçlüğü,
- Yutma sırasında acı ve ağrı,
- Boğaz ağrısı,
- Boğaz yanması,
- Yüksek ateş,
- Öksürük,
- Halsizlik ve yorgunluk,
- Baş ağrısı,
- Boyun ya da çene altında ele gelen, büyümüş, hassas ve ağrılı lenf nodları,
- Kulak ağrısı,
- Ses kısıklığı,
- Kötü nefes ve ağız kokusu,
- Bulantı ve kusma,
- Geniz akıntısı.
Tonsilitin sebebi viral ajanlar ise evde istirahat ile hastalık kolayca atlatılabilir. Evde istirahat sırasında bol sıvı alımı, proteinden zengin beslenme ve yatak istirahatı iyileşme sürecini hızlandırır. Hastalık bakteriyel sebepli ise evde istirahatin yanında antibiyotik tedavisi de uygulanabilir.
GÖRH (GASTROÖZOFAGEAL REFLÜ HASTALIĞI)
Reflü, alt özofagus (yemek borusu) sfinkter basıncındaki azalma sonucu asit ve mukustan oluşan mide sıvısının yemek borusundan yukarı kaçması ile karakterize bir durumdur. Sağlıklı bireylerde de reflü görülebilir ancak reflünün yemek borusu ve boğaza zarar verecek kadar sık olması durumunda hastalık olarak kabul edilir. Obezite, gebelik, öne eğimli pozisyonda durmak, aşırı baharatlı veya acı besinlerin tüketimi reflüye neden olan etmenler arasındadır.
Mide sıvısı asidik olduğu için yemek borusu ve boğaza sürekli teması sonucunda yemek borusu ve boğaz yanması gibi belirtiler ortaya çıkar. Reflü hastalığının belirtileri şu şekildedir;
- Mide içeriğinin ağza gelmesi,
- Karnın üst bölgesi ve boğazda yanma hissi,
- Yutma güçlüğü,
- Ağrılı yutkunma,
- Boğaz tahrişi sonucu kronik farenjit,
- Sürekli geğirme ihtiyacı,
- Kuru öksürük,
- Ses kısıklığı,
- Kötü nefes ve ağız kokusu,
- Diş çürükleri.
Çok yağlı veya kafein, alkol içeren besinler ve çikolata tüketimi sonrası belirtiler şiddetlenir.
Reflü hastalığının tedavisi için antiasit tabletler ve proton pompa inhibitörleri kullanılarak mide sıvısının asiditesi azaltılıp yemek borusu ve boğaza hasar vermesi önlenebilir. İlaç tedavisi dışında yaşam tarzı değişiklikleri de reflü hastalığının semptomlarının azalması için çok önemlidir. Uyumadan 3-4 saat öncesinde bir şey yiyip içmemek; alkollü, kafeinli, yağlı yiyecek ve çikolata tüketiminden kaçınmak; öğünlerle birlikte sıvı alımını azaltmak; narenciye, domates, çiğ sebze ve meyveleri deneyerek rahatsızlık verme durumuna bakmak ve ona göre tüketmek; çok sıkı korse ve kemerler kullanmamak; yatak başını 15-20 cm yükseltmek; fazla kilolardan kurtulmak ve sigara kullanımını azaltmak reflü hastalığı semptomlarının iyileşmesini sağlayacaktır.
ALLERJİK RİNİT
Bahar aylarının gelmesi, çiçeklerin açması ve her yeri yeşil rengin bürümesi insanlar için mutluluk verici olsa da kimileri için oldukça zorlayıcı bir dönem olabilir. Bahar döneminde polenlerin artması çiçeklerin ve doğanın uyanmasını sağlamakla birlikte alerjik rinitin uyanmasına da sebep olabilir. Alerji, patojen olmayan bir maddeye karşı aşırı reaksiyon gösterme durumudur ve atopi olarak da adlandırılır. Bağışıklık sisteminin yanlış cevabı sonucu ortaya çıkar. Rinit, burnun içini örten mukozanın inflamasyonu, ödemi veya iltihabıdır. Bakteriyel veya allerji sonucu gelişebilir ve allerji sonucu gerçekleşmesine allerjik rinit denir.
Alerjik rinitte şu belirtiler görülür;
- Boğaz yanması,
- Boğazda ağrı ve kaşınma hissi,
- Ses kısıklığı,
- Gözlerde kaşınma ve kızarıklık,
- Gözlerde sulu akıntı,
- Burun tıkanıklığı,
- Burun akıntısı,
- Tat değişmesi,
- Uykudan sık uyanma,
- Horlama,
- Boğaz kuruluğu.
Belirtiler uyku kalitesinin düşmesine sebep olduğu için gün içinde uykulu hissetme olabilir.
Alerjik rinitte tedavi standart değildir, hastanın belirtilerine göre belirlenir. Hastada burun tıkanıklığı ve akıntısı varsa serum fizyolojik içeren burun spreyleri ile burnun iç yüzeyine yıkama sağlanabilir. Kortizonlu burun spreyleri, burun içindeki yangının azalmasını sağlar ve tıkanıklık giderilmesi için hapla tedavi uygulanabilir. Hastalarda alerji semptomlarının azaltılması için antihistaminik tedavi uygulanabilir.
Boğaz yanmasına ne iyi gelir?
Boğaz yanması, yukarıda bahsedildiği gibi farklı hastalıkların semptomu olarak ortaya çıkabilir. Boğaz yanmasını azaltmak için sahip olunan hastalığa göre bir uygulama yapmak gereklidir.
Boğaz yanması, farenjit veya tonsilit sonucu ortaya çıktıysa;
- 1 su bardağı kaynatılıp ılıtılmış suya, 1 çay kaşığı sofra tuzu eklenerek hazırlanan çözeltiyle gargara yapmak,
- Çok sıcak besinler tahrişe neden olacağı için yiyecek ve içecekleri ılık veya soğuk tüketmek,
- Kuru hava boğazda tahrişe neden olacağından havayı nemlendirmek,- Papatya, melisa, ıhlamur gibi bitki çayları içmek,
- Çok acı ve baharatlı besinlerden kaçınmak boğaz yanmasının azalmasına yardımcı olur.
Boğaz yanması, reflü hastalığı sonucu ortaya çıktıysa reflüyü azaltmak için;
- Çiğ sebze ve meyveleri deneyip rahatsız etme durumunu test ederek tüketmek,
- Kafeinli, alkollü, yağlı yiyeceklerden ve çikolatadan uzak durmak,
- Uyumadan 3-4 saat öncesinde bir şey yiyip içmemek,
- Yatak başlığını 15-20 cm. kaldırmak,
- Sıkı kemer ve korse kullanmaktan kaçınmak,
- Fazla kiloları vermek,
- Proteinden zengin beslenmek gibi yöntemler kullanılabilir.
Boğaz yanması, alerjik rinit sonucu ortaya çıktıysa;
- Alerji testi yaptırarak rinite sebep olan maddeyi bulmak ve sebep olan maddeden olabildiğince uzak durmak semptomları hafifletecektir.
Boğaz yanması yaşıyorsanız buna sebep olan hastalığı bulmak için bir hekime danışmanız en sağlıklı karar olacaktır.